Duygularımız Kilomuzu Nasıl Etkiler?

Sıradaki içerik:

Duygularımız Kilomuzu Nasıl Etkiler?

Duygularımız Kilomuzu Nasıl Etkiler?

avatar

nasilbe

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Rate this post

Duygu Ve kilo Arasındaki İlişki Nedir?

Buna duygusal beslenme, duygulara cevap olarak yiyecek tüketme adı verilir. Ancak başlangıçta kendimizi daha iyi hissetmemize rağmen, uzun vadede sağlığımızı olumsuz yönde etkileyebilir. Hepimiz obezitenin oranların hala artmakta olduğu önemli bir toplumsal sorun olduğunun farkındayız. Duygulara tepki olarak fazla yemek, kilo alımını artırdığı ve vücut kitle indeksini (BKİ) arttırdığı düşünülen faktörlerden sadece bir tanesidir. Bununla birlikte, diğer faktörler ortaya çıkarken, kilo kaybına ve yönetime yardımcı olmak için duyguların kilo alımını nasıl etkileyebileceğini anlamak önemlidir.

Peki, duygusal hissettiğimizde neden yemeğe dönüyoruz? Bazı araştırmacılar duygusal yemeğin duygularımızı etkili bir şekilde düzenleyemediğimizde kullanılan bir strateji olduğunu savunuyor. Bu “duygusal düzenleme”, üç konuya ayrılabilir – duyguları anlama, duyguları düzenleme ve davranışlar (belirli bir duruma cevaben ne yaparsak).

Duygularımızı anlamak, onları tanımlamayı ve başkalarına tanımlamayı içerir. Değişken derecelerde aleksitimi kişiden kişiye görülür. Nüfusun yaklaşık% 13’ü aleksitim olarak sınıflandırılabilir, geri kalanımız bir süreklilik boyunca bir yerlere düşer. Bu arada, duygusal düzenleme , olumsuz duyguları azaltmak ve genel olarak duygularımızı yönetmek için kullandığımız stratejileri de kapsar. Egzersiz, nefes alma veya meditasyon yapmanın yanı sıra yemek yemeyi de içerebilir. Bir çok şey duyguları nasıl düzenlediğimizi etkiler. Bu, olumsuz etki (genel depresyon ve endişe düzeyleri) ve olumsuz ivedilik (olumsuz duygulara karşılık olarak davranma) gibi kişilik faktörlerini içerir. Sinir bozucu duygular yaşarken, itici insanlar düşünmeden hareket edebilirler. Örneğin, sevilen biriyle yapılan bir tartışma sırasında üzülürken, daha sonra pişman olduğunuz anın mahreminde bir şey söyleyebilirsiniz. Bir kişi duygularını uygun şekilde düzenleyemezse, duygusal yemek gibi etkisiz stratejilerin kullanılmasına yol açabilir. Bugüne kadar, duygusal düzensizlik, duygusal beslenme ve BMI / kilo alma arasındaki bağlar tam olarak anlaşılmamıştır.

Başka bir deyişle, duyguları tanımlayamamak ve tanımlayamamak, sırasıyla depresyon ve anksiyete kırılganlığını arttırır. Buna karşılık, bu depresyon ve endişe, bir kişinin düşünmeden tepki gösterme olasılığını arttırmaktadır. Bu, olumsuz duygularını hafifletmek, daha fazla kilo almak ve sonuç olarak BMI yaşamak için yemeğe dönme olasılıklarının daha yüksek olduğu anlamına gelir. Daha temsili bir örneklemde, sadece duyguları tanımlamakta zorluk ve artan BKİ arasında dolaylı bağlantılar bulunmuştur.

Fakat burada depresyon ve olumsuz aciliyet daha güçlü bir rol oynamaktadır. Spesifik olarak, duyguları tanımlamada zorluk, dolaylı olarak yalnızca depresyon yaşama eğiliminin artmasıyla BMI ile bağlantılıydı. Bu arada, olumsuz duygulara cevap olarak pişmanlık gösterme eğiliminin artmasıyla duyguları açıklamada zorluk, anksiyete modeline dahil edildiğinde BMI ile bağlantılıydı. Duyguların duygusal yemek yemeyi sağladığı ve BMI üzerindeki etkisinin belirsiz kaldığı kesin mekanizma devam etse de, çalışmamız birden fazla faktör içeren bir BMI modeli geliştirmedeki ilk adımdır. Duygusal beslenme, duygular için bir başa çıkma stratejisi olduğu için, duygusal düzenlemenin kilo verme ve yönetim programları ile nasıl ilişkili olduğunu düşünmek önemlidir. Örneğin, duyguları belirleme ve açıklama yeteneğini geliştirmek, bir kişinin yemeğe yönelme eğilimini azaltabilir ve bu da sağlığı üzerinde olumlu etkilere neden olabilir.

  • Site İçi Yorumlar

Aşağıdaki Boş Yeri Doldurun *Captcha loading...

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.