Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Kültürel Değerlerin Kalıcı Etkisi Nedir?
Nerede Doğduğunuz, Nasıl Olduğunuza Nasıl Etki Eder?
Genetik kesinlikle önemli olsa da, davranış şekliniz sabit değildir. Son yirmi yılda araştırmacılar, kültürün kişiliğinizi nasıl şekillendirdiğini gösterdi. 2005 yılında, psikolog Robert McCrae ve meslektaşları dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan insanların kişiliklerindeki belirgin farklılıkları belgelemeyi başardılar . Örneğin, Avrupalı kültürlerden gelen yetişkinler, Asya kültürlerinden gelenlere göre daha deneyimliler ve yeni deneyimlere açık olma eğilimindeydiler. Avrupa’da, Kuzey Avrupa’dan insanların Güney Avrupa’daki akranlarından daha vicdanlı olduklarını keşfettiler.
ABD ve Hollanda gibi bazı toplumlarda, insanlar büyük ölçüde kendilerine yarar sağlayan arayışlardır. Kişisel tanıma arayışında bulunmaları ve kendi sosyal veya mali durumlarını artırmaları bekleniyor. Ayrıca işyeri veya ülke genellikle kendilerine, ailelerine, Güney Kore ve Şili gibi daha kolektivist toplumlarda mücadele, yüksek değerli daha büyük bir grupla refahı yerleştirilir.
Ebeveynlerin çocuklarını disipline yolu kuvvetle bu sosyal değerlere etkilendiğini bulmuştur, ve büyük olasılıkla bir nesilden diğerine bu değerleri sürdürmek için hizmet vermektedir.
Örneğin, bireyci kültürlerdeki ebeveynler ile karşılaştırıldığında, kollektivist ebeveynler çocuklarını azarlayarak, onları yanlış davranışlarını “düşünmeye” yönlendirmeye ve etraflarındakileri nasıl olumsuz etkileyebileceğine daha çok benzemektedir. Bu, grup uyumu geliştirmek ve bir kolektivist toplumda gelişmek için bir çocuk hazırlamak gibi görünüyor. Aynı zamanda, sürekli olarak eyleminizin başkalarını nasıl etkilediğini düşünmeniz isteniyorsa, endişe, suçluluk ve utanç duyma olasılığınız da yükselebilir. Gerçekten de, kolektivist kültürlerdeki çocukların, bireyci toplumlarda büyüyen çocuklardan daha yüksek düzeyde üzüntü, korku ve rahatsızlık ifade etme eğiliminde olduklarını keşfettiler.
ABD, Meksika ve Şili gibi bazı kültürler, öz-tatmini sağlama ve teşvik etme eğilimindedir. Diğerleri – Güney Kore, Belçika ve Rusya gibi – günaha karşı korunmayı teşvik eder. Özellikle, hoşgörülü toplumlardaki ebeveynler, benlik saygısı ve bağımsızlığın gelişmesinin önemini vurgulamaktadır. Örneğin, çocukların kendilerini eğlendirmelerini ve kendi başlarına uyumasını beklerler. Çocuklarından biri yanlış davranırsa, sık sık değiştirebileceği yollar önerir ve hasarı onarmaya çalışır.
Çocukların bu türden bir tedaviden alabilecekleri mesaj, onların mutluluğunu kontrol edenleri ve kendi hatalarını düzeltebilmeleridir. Aynı zamanda, çocukların memnuniyetle karşılamaları beklenirken, izin almadan önce, akşam yemeğinden önce şeker yiyor ya da bir mağazada bir raftan bir oyuncak alıp almamaları gibi – anında ödüller alma olasılıkları daha yüksek olabilir. Bu arada, kısıtlamayı önceliklendiren toplumlarda, ebeveynlerin çocuklarını disipline ederken bağırmaları veya küfür etme olasılıkları daha yüksekti. Bu onları daha itaatkar hale getirebilir. Fakat aynı zamanda çocukların daha az iyimser olmalarına ve kendilerinden daha az keyif almalarına neden olabilir.
Bireycilik gelecek mi?
Ebeveynler, çocuklarının yaşayabilecekleri dünyaya en iyi şekilde hazırlanmaları için motive olmuş gibi görünmektedir ve bir kültürde neyin işe yaradığı, başka bir yerde iyi bir şekilde işe yaramayabilir. Fakat dünyamız birbirine bağlı hale geldikçe, ebeveynlik yaklaşımlarının bu çeşitliliği azalabilir. Aslında, çoğu ülke son 50 yılda daha fazla bireyselleşmiştir – en ekonomik gelişmeyi yaşayan ülkelerde en belirgin olan bir değişim. Bununla birlikte, toplumsal değerlerdeki kalıcı etkinin bir kanıtı olan ebeveynlik stilleri ve kültürler arası çocukluk gelişiminde hala büyük bir fark vardır.
Yorum Yaz