Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Bir Sanctuary City Nedir?
Bir Sanctuary City Nedir?
Sanctuary şehirleri, ulusal hükümetin göçmenlik yasasının uygulanmasını sağlama çabaları ile sınırlı işbirliği yapan şehirlerdir. Sanctuary şehirleri, ulusal hükümetin göçmenlik yasasının uygulanmasını sağlama çabaları ile sınırlı bir işbirliğine sahip olan Avrupa ve Kuzey Amerika’da bulunan şehirleri ifade eder. Bu sınırlı işbirliğinin gerekçesi, bir şehirde yasadışı olarak yaşayan insanların sınır dışı edilmekten daha az korkacakları ve dolayısıyla, herhangi bir suçu bildirme olasılıklarının yanı sıra vatandaşlara tanınan sağlık ve eğitim olanaklarını kullanmalarıdır.
Ancak, bu tanım genel bir tanımdır, çünkü göç yasalarının uygulanmasında şehirler ve ulusal hükümet arasındaki sınırlı işbirliğinin kesin seviyesi değişmektedir. Örneğin, San Francisco yasaların yardımı talep etmediği sürece herhangi bir şehir kaynağını (çalışanlar veya fonlar) federal hükümete yardım etmesini yasaklar. San Francisco’ya yakın bir yer 1971’de bir karar verdikten sonra ilk sığınak şehri olduğu iddia edilen Berkeley olarak bilinen bir şehir.
Kutsal Şehirlerin Tarihi
Kutsal şehirler fikri 1980’lere kadar uzanabilir. Bu dönemde, kiliseler federal hükümetin onları koruma altına almasından sonra, şiddetten kaçan Orta Amerikalılara sığındı. Bu düşünceye daha çok insan çekildi ve bu nedenle daha çok şehir, özellikle de küçük ve şiddet içermeyen suçların bir kısmı şiddeti teşvik ettiği için bu fikri benimsemeye karar verdi.
Kutsal Şehirlerin Etkileri
2017 yılında yapılan bir çalışmada, kutsal şehirlerdeki suç oranlarının etkilenmediği veya azaltılmadığı görülmüştür. Aynı yıl içinde yapılan bir başka çalışma, bir kutsal alan kenti politikasının, bir şehrin suç istatistikleri üzerinde herhangi bir anlamlı etkisi olmadığını göstermiştir. Üçüncü bir çalışma, kutsal bir şehir politikasının soygun oranını azalttığını ancak cinayet oranlarını etkilemediğini tespit etmiştir. İlginç bir şekilde, üçüncü çalışma, daha fazla belgesiz Meksikalı göçmen nüfusu olan kutsal şehirlerin daha düşük bir cinayet oranına sahip olduğunu gösterdi. Kutsal şehirlerin ekonomisi ile ilgili olarak, veriler kısıtlayıcı (sığınak olmayan) yerel makamların kısıtlayıcı olmayan yargı alanlarına kıyasla istihdamda% 1 ile% 2 arasında bir düşüş yaşadığını göstermektedir. Bu düşüş, veri eksikliği nedeniyle açıklanmadı. Analistler, bu düşüşün, yasadışı göçmenlerin sınır dışı edilmesinden veya diğer faktörlerden sonra gelen nüfusun azalmasına bağlı olup olmadığını belirleyememiştir. Analistler için sorun, insanların göçmen statüsü hakkında güvenilir bir veri olmadığı gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Sağlıkla ilgili çalışmalar, göçmenlerin çoğunun bir doktora görünme konusunda isteksiz olduğunu, ancak göçmenlerin refahının diğer şehirlerle karşılaştırıldığında kutsal şehirlerde daha iyi olduğunu göstermiştir.
Sığınak Kentleri Çevreleyen Yasal Sorunlar
Son zamanlarda Amerika Birleşik Devletleri’nde, Başkan Donald Trump kutsal şehirler ve devletlere karşı saldırıya devam kararı aldı. Bu saldırı, bu bölgelere federal fonların kesilmesi gibi tehditler ile karakterizedir. Ancak, çoğu analist, bunun büyük olasılıkla mahkemeye çıkarılacak yasal bir mesele sunacağına katılıyor. Federal hükümete sunulan bir başka zorluk da mahkemenin federal hükümetin fonları bir zorlama aracı olarak kullanamayacağına ve dolayısıyla anayasaya aykırı olduğuna karar vermesidir.
Yorum Yaz